GELİR İDARESİ BAŞKANLIĞI
BURSA VERGİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI
(Mükellef Hizmetleri Gelir Grup Müdürlüğü
Sayı : 45404237-300-10-56-144
Tarih: 20.07.2011
Konu : Yapı denetim hizmeti bedeline ait faturanın arsa sahibi adına düzenlenmesi durumunda gider kaydedilip kaydedilemeyeceği.
İlgidekayıtlı özelge talep formunuzda, arsa sahibi adına yapı denetim firmalarınaödenen bedellerin gider yazılıp yazılamayacağı hakkında görüş talep ettiğinizanlaşılmaktadır.
Bilindiğiüzere, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 37′ nci maddesinin birincifıkrasında, her türlü ticari ve sınaî faaliyetlerden doğan kazancın ticarikazanç olduğu ve aynı maddenin ikinci fıkrasının (4) numaralı bendinde isegayrimenkullerin alım, satım ve inşa işleriyle devamlı olarak uğraşanların buişlerinden elde ettikleri kazancın ticari kazanç olduğu hükme bağlanmıştır.
Yineaynı Kanun’un 40’ıncı maddesinin birinci fıkrasında, ticari kazancın eldeedilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderlerin, ticari kazancıntespitinde gider olarak indirilebileceği hüküm altına alınmış olup, bu kapsamdaindirilebilecek giderler, işletme ile ilgili olan ve kazancın elde edilmesi veidamesi için yapılan giderlerdir.
Öteyandan, 4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanunu’nun 2’nci maddesinin birincifıkrasında, yapı denetim hizmetinin yapı denetim kuruluşu ile yapı sahibi veyavekili arasında akdedilen hizmet sözleşmesi hükümlerine göre yürütüleceği veyapı sahibinin yapım işi için anlaşma yaptığı yapı müteahhidini vekil olaraktayin edemeyeceği, aynı Kanun’un 5’inci maddesinin birinci fıkrasında ise yapıdenetim hizmet sözleşmelerinin yapı sahibi ile yapı denetim kuruluşu arasındaakdedileceği hükme bağlanmıştır.
Diğer taraftan, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 227’nci maddesinde, buKanun’da aksine hüküm olmadıkça bu Kanun’a göre tutulan ve üçüncü şahıslarlaolan münasebet ve muamelelere ait olan kayıtların tevsikinin mecburi olduğu;229’uncu maddesinde, faturanın, satılan emtia veya yapılan iş karşılığındamüşterinin borçlandığı meblağı göstermek üzere emtiayı satan veya işi yapantüccar tarafından müşteriye verilen ticari vesika olduğu; 230’uncu maddesininbirinci fıkrasının (3) numaralı bendinde de, faturaya müşterinin adı, ticaretunvanı, adresi, varsa vergi dairesi ve hesap numarasının yazılmasının mecburiolduğu hükme bağlanmıştır.
Anılanmaddelerdeki müşteri tanımından, malı satın alan veya kendisine iş yapılangerçek kişi veya tüzel kişi anlaşılmalıdır. Faturanın düzenlenmesinde faturabedelinin kimin tarafından ödendiği hususu önemli olmayıp, fatura malı satınalan veya kendisine iş yapılan gerçek kişi veya tüzel kişi adınadüzenlenmelidir.
Ayrıca,ticari kazancın tespitinde dikkate alınacak giderlerin indirim konusuyapılabilmesi için giderlerin tevsike esas belgelerle belgelendirilmesi ve bubelgelerin mükellef adına düzenlenmesi gerekmektedir.
AynıKanunun “Mükellef ve Vergi Sorumlusu” başlıklı 8’incimaddesinin üçüncü fıkrasında, “Vergi kanunlarıylakabul edilen haller müstesna olmak üzere, mükellefiyete veya vergisorumluluğuna müteallik özel mukaveleler vergi dairelerini bağlamaz.” hükmüne yerverilmiştir.
Bu hükümve açıklamalara göre, yapı sahibi ile yapı denetim kuruluşu arasında birhizmet akdi bulunmasından dolayı, faturanın yapı denetim şirketince hizmetverdiği inşaat ruhsatı olan arsa sahibi adına düzenleneceği tabiidir.Dolayısıyla, ödenen hizmet bedellerine ilişkin (ödeme müteahhit tarafındanyapılsa dahi) yapı sahibi adına düzenlenen belgeler müteahhit tarafından giderbelgesi olarak kullanılamayacağından faturada yer alan tutarın da gider veyamaliyet olarak indirimi mümkün değildir.
Öteyandan, söz konusu faturalar üzerinde gösterilen katma değer vergisinin KDVKanunu’nun 30/d maddesi uyarınca hesaplanan katma değer vergisindenindirilmesine de yasal açıdan imkan bulunmamaktadır.
Bilgiedinilmesini rica ederim.